Nitelikli Okul” Yerine “Seçici Okul” Tanımlaması Yapılmalı

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Nitelikli Okul” Yerine “Seçici Okul” Tanımlaması Yapılmalı
Başkan günaydın, “teog’un yerine getirilen yeni sistemi değerlendirdi”

 TEOG’un yerine getirilen yeni sistemle sınav zorunluluğu ortadan kalktı. Yeni sisteme göre öğrenciler evlerine en yakın 5 okuldan birini tercih edecek.  Nitelikli okulları hedefleyenler ise isteğe bağlı olarak merkezi sınava girebilecek. Yeni sistem hakkında önemli bir ayrıntıya dikkat çeken Eğitim Sen Aksaray Şube Başkanı Murat Günaydın, “Merkezi sınavla öğrenci alacak okullar için “nitelikli okul” yerine “seçici okul” tanımlaması yapılmalıdır” dedi.

Yüzbinlerce öğrenci ve Veli’nin merakla beklediği, ‘Veli tercihli Serbest Kayıt Sistemi’ adı verilen yeni sistemle öğrenciler evlerine en yakın 5 okuldan birisini tercih edecek. Kontenjan dolduğunda okul baları puanı esas alınacak. Nitelikli okullara girmek isteyen öğrenciler ise isteğe bağlı olarak düzenlenecek merkezi sınava girecek. 90 dakika sürecek olan sınavda 60 soru yer alacak. Sayısal ve sözel olmak üzere iki bölümden oluşacak sınav tek oturumda yapılacak. Sınavda 6-7 ve 8. Sınıf müfredatından sorular sorulacak.

Ortaokul- Lise Bağlantısı

Yeni sistemin basit, kolay ve anlaşılır olduğunu dile getiren Bakan Yılmaz, “Veliler, ortaokulda kaydettikleri zaman evlatlarının hangi liseye gideceğini de bilecek. Tercihe bağlı ve adrese en yakın okula yerleştirme olacağı için öğrencilerin üzerinden sınav baskısı da kalkmış olacak” diye konuştu.

“Yeni Sistemin Olumlu Yanları Var”

Kaldırılan TEOG’un yerine getirilen yeni sistemin olumlu yanları olduğunu belirten Eğitim Sen Aksaray Şube Başkanı Murat Günaydın, “Tüm  öğrencileri merkezi olarak sınava sokan ve yerleştiren bir geçiş sistemi yerine bu yeni sistemde öğrencilerin sadece bir kısmının sınavla yerleştirilecek olması ve sınavın isteğe bağlı olması, sınav stresini azaltması yönüyle olumludur” ifadelerini kullandı.

Başarı Sıralaması Ortadan Kalkacak

Yeni sistemle bazı okullardaki başarısızlığın ortadan kalkacağına değinen Günaydın, “Puan üstünlüğüne göre tüm okulların sıralanması, okullar arasındaki eşitsizliği ve hiyerarşiyi artırmakta ve özellikle düşük puanlı okullara ve öğrencilere yönelik olumsuz tutumlara ve etiketlemelere neden olmaktaydı. Yeni sistemde, sınavla öğrenci alacak okullar hariç, okulların çoğunluğunun bir taban puanı olmayacağından, bu okullar arasındaki başarı sıralaması ortadan kalkacaktır. Okullar, öğrenci başarısına göre daha heterojen bir şekilde oluşacaktır. Bu ise, okullar arasındaki katı hiyerarşiyi ve başarı farkını azaltacaktır. Ayrıca, bazı okullar ve öğrenciler doğrudan başarısız olarak etkilenmekten kurtulacaktır” diye konuştu.

Sistemin Geliştirilmesi Gerekir

Bu gelişmelere rağmen, açıklanan yeni sistemde geliştirilmesi gereken bazı hususlara değinen Günaydın, “Merkezi sınavla öğrenci alacak okulların belirlenmesinde özellikle nüfus ve kentin büyüklüğü gibi nesnel kriterler mutlaka dikkate alınmalıdır. Fen liseleri ile sosyal bilimler liselerine ek olarak bazı Anadolu liseleri, meslek liseleri ve imam hatip liseleri de merkezi sınavla öğrenci almalıdır. Merkezi sınav için öngörülen 60 sorunun kapsam geçerliliği düşük olacaktır. Bundan dolayı soru sayısı artırılmalıdır. Sınavın 6 ve 7. sınıfların konularını da kapsaması, halen 8. sınıfta bulunan öğrencileri okul dışı kaynaklara yönlendirme riski taşımaktadır. Dolayısıyla merkezi sınavın kapsamı 8. sınıf konularıyla sınırlandırılmalıdır. Sınavsız yerleşecek öğrencileri yerleştirmede katı bir merkezi yerleştirme anlayışı yerine daha esnek bir yaklaşım benimsenmelidir.

Ortaöğretime yerleşme ile ilgili iş ve işlemler merkezi olarak Bakanlık tarafından değil, il ve ilçe millî eğitim müdürlükleri tarafından yürütülmelidir. Böylece, öğrenci ve ailelerin tercih ettiği okul türüne göre ikametlerine en yakın okula yerleştirilmeleri için yerel imkânların maksimize edilmesi amaçlanmalıdır. Zira hangi muhitte hangi okul türüne ne kadar talep olduğu önceden bilinmediği için, yaz başında netleştirilecek talepler doğrultusunda ve demokratik eğitim anlayışı çerçevesinde, il ve ilçe millî eğitim müdürlükleri söz konusu taleplere uygun bir arz oluşturmalıdır. Aksi hâlde, mevcut arz ile talep arasında büyük bir makas söz konusu olabilir. Sınavsız yerleştirme işlemi yapılacak okullara katı bir kontenjan/kapasite sınırlaması konulmamalıdır.

Aksi hâlde, öğrencinin evinin en yakınındaki okula yerleşmeme ihtimali söz konusudur. Bundan dolayı, öğrencinin evinin en yakınındaki tercih ettiği okul türüne adrese dayalı olarak yerleşmesi esas olmalıdır. Adrese dayalı yeni sistemin bir boyutu da, il ve ilçelerdeki okul kapasitelerinin ne kadar yeterli olduğunu ortaya koyacak olmasıdır. Bugüne kadar yapılan yatırımların ne kadar isabetli ya da ne kadar çarpık olduğu ortaya çıkacak, öğrenci yoğunluğunun çok, okullaşmanın az olduğu yerlerde ikili eğitime geçme zorunluluğu veya okullaşmanın çok öğrenci yoğunluğunun az olduğu yerlerde de bazı okulların atıl kaldığı durumlar söz konusu olacaktır. İl ve ilçelerdeki okul yatırımlarının bundan sonra öğrenci yoğunluğuna göre planlanması, sistemin uzun vadede işleyişi açısından önemlidir. Merkezi sınavla öğrenci alacak okullar için “nitelikli okul” yerine ‘seçici okul’ tanımlaması yapılmalıdır” açıklamasında bulundu. Özel Haber: Ziya Koçak

 


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Emekli DertliÖnceki Haber

Emekli Dertli

Günün Gelişen Asayiş OlaylarıSonraki Haber

Günün Gelişen Asayiş Olayları

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar