7 Haziran' dan bu yana koalisyon görüşmelerinde kim samimiydi, kim değildi? 7 Haziran sürecinde de diğer partiler seçim kampanyalarını Ak Parti karşıtlığı üzerine kurmuştu. 1 Kasım sürecinde de tablo aynı. Önce Ak Partiyi devirme politikası.İlimizde hem CHP hem de MHP adayları ve il başkanları kamuoyu önünde önlerine gelen her oturumda, her platformda Ak Parti il teşkilatını oturup karşılıklı sorunları tartışmaya davet ediyor. Hem fikir oldukları tek uzlaşma noktası bu.Ancak Ak Parti kanadında ise ne vekillerden nede il başkanından bir yanıt gelmiyor. Kendi doğrultularında, burunlarının dikine giden bir politika ile kayıtsız bir şekilde yollarına devam ediyorlar. Ak Parti teşkilatı neden çekiniyor anlaşılır gibi değil aslında. Hiç olmadığı kadar naif ve seviyeli bir şekilde yürütülen bir siyaset arenasında ağır suçlamalar yok. Bu gün sokakta konuşulan yoruma açık soruların cevabı aranıyor sadece..Nedir sorular mesela.. Mesela her seçim döneminde dile getirilen ancak sonrasında bir daha telaffuz edilmeyen ve 1 Kasım sürecinde yeniden canlanan, yıllardır Aksaray' a bir türlü getirilemeyen tren yolu hattı, mesela Aksaray diye başlayıp, son olarak Niğde' de nihayete eren sözde Aksaray hava alanı projesi, mesela sözde tıp fakültesi, vb..Sadece Aksaray konuşulacak neticede.. Aksaray'ı da yakından ilgilendiren ve ülke genelinde yaşanan süreç konularına girilmeyecek.. Cevapların çok kolay olacağı kesin çünkü her seçim döneminde yapılan bu vaatlere karşılık 13 yılda bir cevap altyapısı oluşturulmuştur neticede.. Ak Parti il teşkilatı cephesinden ise bu çağrılara kulak asıldığı yok görünüyor.. 7 Haziran ' a rağmen hala bir özgüven patlaması yaşanıyor.. 7 Haziran için listede hata yapıldı. Tepki oyları başka bir siyasi partiye yaradı.. 1 Kasım için liste düzeltildi. "Aksaray cepte" mantığı havası var gibi..Özgüven takdire şayan bir şey tabi ki de.. Ancak her şey yerinde ve zamanında olduğunda.. Gerek Aksaray'a verilen içi boş vaatlere, gerekse de ülke gündemindeki konulara bakıldığında 1 Kasımda özgüven patlaması altında kalınabilineceğinin de hiçte uzak bir ihtimal olmadığının görülmesi gerek artık.."Kimi aday gösterirsem göstereyim oyu alırım" mantığı 7 Haziranda sandıkta boğuldu.. Aksaray' lı "o kadar da değil" mesajını gönderdi gerekli mercilere..Vatandaş; "ama tek başına iktidar olmazsa?.. iktidar partisinden vekillerimiz olmazsa.." vb düşünce zincirlerini kırdı 7 haziranda.. Artık seçmene de siyasetçiye de bir cesaret geldi.Nedeni ister " Tepki" olsun İster " sevgi" fark etmiyor.. Sandıktan MHP den bir milletvekili çıktı.. 13 yıldır yapılamayanı 4 ayda yaptı.. Ne mi yaptı? Aksaraylıları sırtında taşımaya başladı, yıllardır Aksaraylıların sırtında dolaşanlara inat.. 4 aydır " Biz geçiciyiz" lafı çıkmadı ağzından.. Aksaray için Aksaraylılar için koşturdu.. 13 yıldır yapılamayan en önemli şeyi yaptı.. Her kesimden seçmenin takdirini ve sevgisini kazandı..Aksaray' a ne kazandırdı peki?.. Tabi ki de şimdilik hiç bir şey.. Ancak 12 yıldır tüm gücüyle iktidarda olan bir parti milletvekillerinin, tüm güç ve kaynak ellerinde iken kazandıramadıkları şeyler ile kazanamadıkları güven ve sevgiyi, sadece samimiyetiyle her kesimin güven ve sevgisini kazandı diye 4 aylık bir milletvekilliği süresi ile kıyaslamak hayalperestliği yerine, güç ve yetki verildiği takdirde Aksaray için neler yapabileceğini gerçeğini görmek lazım.. Mukayese daha sonra..Şapkayı öne koyup oturup düşünmek lazım bu nedenle.. 7 Haziran sonucunu, listedeki bir isme bağlayıp "etkiye tepki, liste düzeltildi Aksaray cepte" mantığıyla geçiştirmek yerine, son sözün vatandaşta olduğunu, vatandaşın en başından beri her şeyin de farkında olduğunu ve " belki bu sefer" diyerek şans tanıdığını anlamak gerek..1 Kasıma ne kaldı şurada.. Aksaray ve ülkemiz için en hayırlısı olsun..Sevgiyle kalın..
