Harun Atalay

Harun Atalay

Mail: atalay.ekspres@gmail.com

“Değişirsem Beni Kaleminle Düzelt”

Şimdi kime ne anlatalım?

İl Başkanının dayısının başka bir partiden belediye meclis üyesi olduğunu, kendi öz dayısını partisine üye yapamadığını mı anlatsak?

Yine başka bir partinin il başkan yardımcısının tam zıddı başka bir partiden, eşinin belediye meclis üyesi adayı olduğuna mı değinsek?

Siyaset hayatında 2015 yılından 2023 seçimlerine kadar yol yürüdükleri, hatta siyasi hayatlarını borçlu oldukları partiye bugün sövenleri mi yazsak?

Siyasette makas değiştirerek nerelere gelenlerin aslını inkâr ettiğine mi dem vursak?

“Bu insanlar bizim göz bebeğimiz, çalışkan, tahsilli, her programımızda yanımızda olmaları bize güç veriyor, çok seviyoruz” denildikten sonra,

“Sen kibarca git” diye zorlamalardan mı bahsetsek?

Emek, özveri, maddi manevi destek vererek, birçok kişinin önünden bile geçmeye cesaret edemediği dönemlerde,

Her türlü hakarete maruz kalanlar başta olmak üzere her türlü tehdide göğüs gerenlere karşı,

Garanticilerin en uygun zamanı kollayıp bir de şirin maskeler takıp, “İşte geldim, artık daha güçlüyüz” deyip de gücü kendinden sanmasından mı bahsetsek?

“Bakın bunlar göründükleri gibi değil, yapmayın yanlış yoldasınız, yaşayıp göreceksiniz” diyerek uyarı yapan onlarca insanın haklı çıkmasından mı bahsetsek?

Hani o hep sıkıştıkça söyledikleri, "Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen; hem yolunu kaybedersin hem dostunu!” sözünün sahipleri olduklarını mı hatırlatsak?

Ne diyelim ne söyleyelim?

Siyaset, bizim ülkemizde ve Aksaray’da çok farklı algoritmalarla işliyor, biliyorduk ama bu kadarına artık bir söz etmek istemiyorum.

“Bir gün her şey aslına rücu eder.”

“Yanlış yaparsam beni kaleminle düzelt abi” diyen Sayın Vekilim,

Senin de kulağına gelmiştir,

Aksaray kamuoyu yerel seçimler için şöyle konuşuyor:

“Aksaray’da Sayın Vekil partisinin kazanacağını aklı kesseydi. Kendisinden başka kimseyi aday çıkarmazdı.”

Buradan şu sonuca varabilir miyiz?

Ülkemde siyaseten bunalmış, sıkılmış, “Üçüncü bir yol var” diye düşünen,

Bu süreçte her türlü sıkıntıya, maddi manevi göğüs gerenlerin gerçek niyetiniz ile yüzleşmesi neden bu kadar kötü olabilir?

Çok önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi,

Siz de MHP üyesiyken, size göre siyasi bir gelecek vaat etmediğini düşündüğünüz partinizin genel başkanını değiştirmek için ilk imzayı atıp sonra kurulan partinin Aksaray öncüsü olmadınız mı?

Siz de gençliğinizi, onca emeğinizi verdiğiniz siyasi hareketin içinde haksızlığa uğradığınızı düşünmediniz mi,

Oysaki partiniz, emeğinizin karşılığı olan genç yaşta MYK üyeliğinden milletvekilliği adaylığına kadar her zaman yanınızdayken?

Demek ki ülkemizde siyaset anlayışı kökten değişiyormuş.

Yaşadığımız ve gördüğümüz kadarıyla yeni siyaset anlayışı, “Küçük olsun benim olsun.”

Hak, emek, haksızlık mı?

Diğer işlerden fırsat bulursak bir ara onlara da bakarız, bakamasak da amaan salla yerf!

Yukarıda yazdığım gibi, “Bir gün her şey aslına rücu eder” sözünün ne denli doğru olduğunu teyit ettik.

Hep birlikte yaşayıp göreceğiz.

Bağımsız belediye başkanı olma kararı verip, 24 saat dolmadan vazgeçtiğinizde hatırlar mısınız bilmem, bana söylediğiniz bir sözle yazımı sonlandırayım.

“Harun Abi bir tek şeye üzülüyorum; İçinde bulunduğum siyaset hayatım boyunca inandığım ve mücadele ettiğim siyasi görüşümün ne kadar yanlış olduğuna. Bunun yüzünden kırdığım, döktüğüm, küstüğüm, incittiğim tüm insanlardan özür dilemek istiyorum” demiştiniz.

Hatırladınız mı?

Gelinen süreçte hayatınızda bu anlamda değişen bir şey olmamış.

Kalınız sağlıcakla,

Hepinizin kirpiklerinden öperim.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar