Sağlıkta dönüşüm projesinin önemli ayaklarından biri olan Kamu Hastaneleri Birliğinin kurulmasından bu yana sağlık alanında çok önemli adımların atıldığına tanık olmaktayız. Halkımızın yıllardır özlemle beklediği, keşke bizimde ilimizde de bir anjiyo merkezi olsa da kendi hastanemizde tedavi olsak, şifa bulsak temennilerinin gerçekleşmesinin derin sevinç ve heyecanını yaşıyoruz. Artık bundan böyle anjiyo olarak hastalar alel acele ambulansın acı sirenleri eşliğinde çevre illere savrulmayacak ‘ Devlet Hastanesi bünyesinde oluşturulan anjiyo merkezinde rahatlıkla tedavi olabilecekler.’ Tıbbı olarak en üst ve modern şekilde donatılan 5 adet ameliyathanenin dokuza çıkartılması ayrı bir başarı örneği diye düşünüyorum. Halk dilinde sıkça kullanılan bir deyim var ki; Sanki yaşadığımız şu günleri anlatıyor gibi; “ Hastaneye muhtaç etmesin, onunuzda yapmasın” örneğin kanser hastası olmuş bir insana bakmanın, onunla ilgilenmenin ne denli zor bir iş olduğunu hepimiz biliriz. İnsanımızı çaresiz kaldığı bu durumlarda yine hastane bünyesinde kurulan Palyatif birimi bu tür hastaları alarak onlarca en yüksek düzeyde sağlık ve tedavi hizmeti sunmakta ve insanımıza rahat bir nefes aldırmaktadır. Göğüs hastanesinin 4. katında oluşturulan 8 yataklı yoğun bakım biriminin de göğüs kabartan bir olgu olduğunda söylemeden geçemiyeceğim bir gerçek. Hastaneye 1993 yılında monte edilen, zaman içerisinde demode olan asansörlerin onlarca para harcanarak yenilerinin hizmete sokulması hizmetin ayrı bir boyutu olsa gerek. Hulasa ve de ahir kelam olasak anlatılan tüm bu hizmetlerde emeği geçen Genel Sekreterliğe, Hastane başhekimi, hastane Müdürü ve muavinlerine teşekkür etmenin bir gönül ve vicdan borcu olduğunu inanıyor başarılarının devamını diliyorum.
