İbrahim Akpınar

İbrahim Akpınar

Mail: portalgazete@gmail.com

Kitapsız Dinsizlerle Yaşamanın Zorluğu

Yerleşik düzenin yıllarca verdiği bir mücadelenin ve uğraşın sonucu olacak ki,kutsallarımız hayatımızın kilometre taşı olmaktan çıkartılmış,gönüllere hapsedilerek bir vicdan dini haline getirilmiştir.Salt vicdana hükmeden bir dinin,din olması tartışılır hale gelmiştir.           Dünyada hızla yaygınlaşan sekülerimden ülkemizde payına düşeni almış,semavi semboller ve yaşayış biçimleri insanımızın günlük hayatından kovulmuştur.Arz-ı olan ve hiçbir kutsalı olmayan dinlerle yaşamak zorunda bırakılan ülke insanı bir paradoks yaşamış ne yapacağını bilememenin derin endişesini yaşamıştır. Müessen, nizam laikli,demokrasi,liberalizm,sol soysal demokrasi gibi tek boyutlu kavramları Anadolu insanına dayatmanın gayreti içerisindeydi. Laiklik sopasıyla terbiye edilmeye çalışılan toplum derin travmalar yaşıyor ve yeni tanıştırıldığı arz-ı dinlerle de bir ortak nokta bulmaya çalışıyordu. Semavi ve arz-ı din arasında kalan mümin insan,kafasını dağıtmak adına meyhanenin yolunu tutarken bayram namazlarında en ön safta yer kapmanın telaşını yaşadı hep. Bu insan profilinin sosyolojik tabanına bakıldığın da karşımıza kimliksiz ve kişiliksiz bir birey figürü çıkar. Bu bireylerin yarınlara ait düşünceleri olmadığı gibi ben merkezli bir duruşları vardır.’’Kendileri hiç kimseyi sevmedikleri halde, herkesin kendilerini sevmesini isterler.’’ Ayrıca maddeyi ve zevklerini tanrı edinen bu zevat hiçbir kutsal değer tanımadıkları gibi kendi öz kültürlerin de düşmanlık yapmaktan da çekinmezler. Laisimz,sekülerizm,demokrasi sol sosyal demokrasi gibi kutsalı ve kitabı olmayan bu arz-ı dinler günümüz insanına “nasıl istersen öyle yaşa’’telkininde bulunarak onları sorumsuzluğa ve başıboşluğa itmiş, hayat zevk için yaşanması gereken bir metot haline gelmiştir. Bu olumsuzluklar göz önüne alındığında “konu başlığımız olan” ‘‘kitapsız dinlerle yaşamanın zorluğu’’ ve bu durumu anlatmanın zorluğu da ortadadır. Bu nedenledir ki yıllar önce vicdanlardan ve toplumdan kovulan öz kutsallarımızın bir efsane gibi geri dönüşünü dört gözle beklemek en büyük hakkımız diye düşünüyorum…
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar