Dilek Eyüboğlu

Dilek Eyüboğlu

Mail: dilek.ekspres@gmail.com

Söz sahibi olmak akıllı olmak lazım,Bahçeli buna en iyi örnek

Yeni Anayasa değişikliği paketi "Sistem değişikliği mi? rejim değişikliği mi? Var mı anlayan?

Türkiye'de özellikle bu dönemde siyaseti yorumlamak gerçekten çok zor.

Hele hele gelecek hakkında siyasi tahminlerde bulunmak bir de bu senaryoda muhtemelen Nisan ayında Referanduma yani halk oylamasına sunulacak Anayasa değişikliği Meclis'te, kabul edildi hayırlı olsun referandumda kabul edilir ya da edilmez ancak taşlar çoktan yerinden oynadı.

Bugün Türk Siyaseti yaşamadığı günleri yaşıyor.

MHP'nin; yeni anayasa için "Evet" mi?  "Hayır" mı? Mitingleri düzenleyecek olması, üstüne birde kampanyayı “Evet” üzerine kurmaları gerçeği gündemdeyken siyasi rüşvet yakıştırmasıyla bakanlık verilmesi tartışmaları şaşırtıcı olmamalı.

MHP, daha doğrusu Devlet Bahçeli’nin tek adamcılık yönetimiyle yeni anayasa için Ak partiye destek verdiği günden bu yana değerlendirmelerimizde bir az ütopik olacak ama zaten başbakan Bahçeli,   yakıştırmasıyla kendisini koltuğa oturtmuştuk. Bu yakıştırmaya olasılıksız gözüyle bakanlar arasındaki diyaloglarımız da olmaz diye bir şey yok zamanı gelince yaşayıp göreceğiz diyorduk.

Bahçeli, başbakan olarak lanse edilmedi belki ama yeni sistemde MHP vekillerine bakanlık verilmesi bu olasılığında günümüz yeni Türkiye’sinde çokta uzak olamayacağını gösteriyor. Yeni sistemde başbakan olmayacağını düşünürsek elbet Bahçeli’nin mevkisi tartılacaktır.

Yeni anayasa görüşmeleri mecliste büyük parodilerle oylanıp kapatılıyor. Hani yazmayalım çizmeyelim diyoruz ama meclis çatısı altında yaşanan kavgalara kayıtsız kalmak imkânsız. Meclisin saygınlığı ve itibarı çocuk gibi nerede olduğunu ne olduğunu unutan vekiller tarafından yerle bir.

90 yıllarda hatırlasanız birçok komedi programı vardı. “Olacak o kadar” gibi bu sadece bir örnek. Bu programlarda siyasiler abartılı skeçlerle eleştirilir, olup bitene dikkat çekilirdi. Artık bu tarz programlar eskilerde kaldı. Malum siyasileri, hükümeti eleştirmek.

Demokrasi çizgisi altında her eleştiriye sözde açık olunsa da bırakın skeçleri, karikatürleri, bildiğini söylemek, yazıp çizmek ne mümkün? Ama siyasiler, sağ olsun mecliste takındıkları tavırla mizahçıları aratmıyorlar. Bir skeç yazılsa bu kadarını tasarruf etmek mümkün olmaz herhalde. Bunları kaleme alıp hayata geçirelim denilse, bırakın bunlara gülmeyi hadi be bu kadarı da olmaz diye şüphe ederiz sanatını icra edenlerden. Hele hele kadın vekillerin kavgası ile tam bir cümbüş. Ne olursa olsun düşünmeden tepki verme.

Çocuklar ve olgunlaşmamış kişiler, herhangi bir konuda düşünerek davranmak yerine reaksiyon gösterme eğilimindedirler. Şimdi vekillerimiz çocuk olmadığına göre geriye ne kalıyor.  Sabır öfkeyle yer değiştirdiğin de önce konuşup sonra düşününce böylesi alışılmadık tablolar ortaya çıkıyor.

Heyecanlı, başı dik, korkusuz, kadınlığını yaşamayı bilen kadın vekillerimizin akıllarıyla kavga etmeleri hayalim. Yaşadığımız bu ara dönemde, kadın sorunları ve cinsiyetçilik gölgesine karşı en iyi meydan okuma yumruk -tokat ile değil akıl oyunları ile savaşmak olur bence. Hani akıllı erkekler kadın kavgasına karışılmayacağını bilirler. Erkekleri saç saça, baş başa kavgalarımızda sindiriyoruz bu tamam ancak kadın kadını korkutamaz.

İktidarın keyfiyetini aşmak için akıl oyunlarında en iyi örnek Devlet Bahçeli’dir.   Türkiye’nin geleceğinde söz sahibi olmak için şiddetle değil, akıl oyunlarıyla kozları paylaşmak gerekir.

Zaten Başkanlık konusunda devlet yeniden yapılandırılmaya çalışırken, başta ekonomimiz olmak üzere şimdiden ağır yaralar aldık. Referandum için sandık başına gidecek millet sizleri örnek alacak.  Hareketlerinize aman dikkat.

Sevgiyle Kalın.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar