Mustafa Ünalan

Mustafa Ünalan

Mail: mustafaunalan@hotmail.com

‘Tevhid’

KUR'AN'üzerinde yoğunlaştığı en önemli ve öncelikli konu hiç şüphesiz Allah'ın varlığını ve birliğiniyani‘Tevhid’ anlatmaktır. Kur'an, Allah'ın varlığını ve birliğini anlamakla başlar ve onunla son bulur.

Yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim, Allah'ın birliği inancına gerçek anlamını yüklemiş ve her peygamberin bu itikadı öğrettiğini ve bütün dinlerin bu esaslı itikada dayandığını bildirmiştir.

Her peygamberin gönderildiği millete ilk sözü, ‘‘Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, çünkü ben sizin elem verici bir günün azabına uğramanızdan korkuyorum’’ (Hud, 26, 84) demek olmuştur. Bunun anlamı da ‘Tevhid ’dir. Tasavvuf tarikatın şefaat inancı,  keramet inancı, gavs kutup şeyh gibi Allah’ın değilde kulun kula bu rütbe ve unvanları takması onları kurtarıcı tayin edilmesi tevhid inancının zıddı şirk dinidir,

Yani bütün peygamberler evrensel bir akide olarak insanlara bu inancı tebliğ ve telkin etmişlerdir. Bu vakıa Kur'an-ı Kerim'de şöyle açıklanmıştır: ‘‘Ey Muhammed, senden önce, hiçbir peygamber göndermedik ki, 'Benden başka Tanrı yoktur, o halde bana kulluk ediniz' diye vahyetmiş olmayalım.’’ (Enbiya, 25) Fakat yine Kur'an, bu itikada her dinde şirk karıştığını haber vererek, İslam'ın bu itikada asıl saffetini vermiş olduğunu ve bütün insanların bu esas itikada sarılmaları gerektiğini, insanların ancak bu tertemiz itikada sarılmak sayesinde anlaşılabileceklerini ve kurtuluşa erebileceklerini beyan etmiştir. Nisa 48;

Allah, kendisine ortak koşanları asla affetmez. Bunun dışında uygun gördüğünü* bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa, büyük bir günahla iftirada bulunmuş olur. Şirkne? Zümer 3; Dikkat edin! Halis* din yalnızca Allah'a aittir. O'nun yanı sıra veliler edinenler: "Onlara, bizi Allah'a daha fazla yaklaştırsınlar diye kulluk ediyoruz." diyorlar. Allah, hakkında tartıştıkları şey için hükmünü verecektir. Allah, yalancı olan ve gerçeği yalanlayan azılı nankörleri doğru yola iletmez. Şirkte ısrar edenler yani günümüzde tarikat tasavvuf anlayışını benimseyenlerinde Zümer süresi 65 de; Ant olsun ki, sana ve senden öncekilere şöyle vahyolundu: "Eğer Allah'a şirk koşarsan* şunu iyi bil ki bütün yaptıkların boşa gider ve hüsrana uğrayanlardan olursun."

 Ve yine Maide süresi 72 de kim şirkkoşarsa Cennet ona haram kılınır tehdidi var. Ey kitap ehli, gelin aramızdaki ortak bir sözde birleşelim: Yalnız Allah'a kulluk edelim, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah'ın dışında kimimiz kimimizi Rab edinmesin.’’ Eğer yüz çevirirlerse, ‘‘Bizim Müslüman olduğumuza şahit olun deyin.’’ (Al-i İmran, 64).

Bu ayet yeryüzünde bütün milletlerin çeşitli dinlerdeki ortak esasları bularak anlaşmalarını istiyor ve asıl ortak esasın, insanlık âlemi tarafından kabul olunacak dinin başlıca itikadı olduğunu ifade ediyor. Dinler arasındaki gerçek ve ortak esas, bütün peygamberler tarafından bildirilen tevhid itikadıdır. Onun için Kur'an-ı Kerim her şeyden önce, bu itikadı tüm berraklığıyla ihya etmiş ve onu bütün kemali ile yaşatmıştır.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar